Türkiyenin En Büyük Doğal Gölleri
Van Gölü: 3.713 km² (Sodalı göl)
Van Gölü, Türkiye’nin en büyük, dünyanın ise en büyük sodalı gölüdür.
Genel Özellikler:
- Konum: Doğu Anadolu Bölgesi’nde, Van ve Bitlis illeri sınırları içerisinde yer alır.
- Yüzölçümü: Yaklaşık 3.713 km².
- Yükseklik: Deniz seviyesinden ortalama 1.646 metre yüksektedir.
- Derinlik: Ortalama derinliği 171 metre, en derin noktası ise 451 metredir. Bu özelliğiyle Türkiye’nin en derin göllerinden biridir.
- Kıyı Uzunluğu: Yaklaşık 430 km.
Oluşumu:
- Van Gölü, yaklaşık 200.000 yıl önce, Buzul Çağı’nın ortalarında, Bitlis sınırları içindeki Nemrut Volkanı’ndan akan lavların, bölgedeki tektonik çöküntü alanının önünü kapatması sonucu oluşmuş bir volkanik set gölüdür.
Su Özellikleri:
- Van Gölü’nün suyu kendine özgü kimyasal özelliklere sahiptir. Tuzlu ve sodalıdır.
- Tuzluluk oranı yaklaşık %0.19 (bazı kaynaklarda %19 olarak yanlış ifade edilmektedir, doğrusu binde 19’dur).
- pH değeri ise yaklaşık 9.8 civarındadır, bu da suyun oldukça alkali olduğunu gösterir.
- Yüksek tuz ve soda içeriği nedeniyle, Van Gölü yüksek rakımına ve sert kışlarına rağmen genellikle donmaz.
- Gölün dışarıya bir akıntısı yoktur. Su seviyesi yağışlar, akarsular ve buharlaşma arasındaki dengeye göre değişiklik gösterir. İklimsel değişiklikler su seviyesinde önemli dalgalanmalara neden olabilir.
Biyoçeşitlilik:
- Sodalı ve tuzlu yapısı nedeniyle Van Gölü’nün biyolojik çeşitliliği sınırlıdır.
- Göl suyunda yaklaşık 103 tür fitoplankton ve 36 tür zooplankton yaşamaktadır.
- İnci kefali ( Chalcalburnus tarichi), Van Gölü’ne özgü ve burada yaşayan tek balık türüdür. Bu balık, gölün zorlu koşullarına uyum sağlamıştır ve bölge ekonomisi için önemli bir yere sahiptir. Ayrıca gölde siyah benekli sarı bir balık türünün de varlığı bilinmektedir.
Adalar:
Gölün doğu bölümünde dört önemli ada bulunur:
- Akdamar Adası: Üzerinde tarihi Akdamar Kilisesi bulunur ve önemli bir turistik merkezdir.
- Çarpanak Adası: Üzerinde tarihi kalıntılar bulunur.
- Adır Adası: Terk edilmiş bir Ermeni manastırına ev sahipliği yapar.
- Kuş Adası: Küçük ve kayalık bir adadır.
Bu adalar, tarihi ve doğal güzellikleriyle dikkat çeker ve 1990 yılında Arkeolojik Sit Alanı ilan edilmişlerdir.
Ekonomik ve Sosyal Önemi:
- Van Gölü ve çevresi, turizm açısından önemli bir potansiyele sahiptir. Tarihi yapıları, doğal güzellikleri ve eşsiz manzarasıyla ziyaretçileri cezbeder.
- İnci kefali avcılığı, bölge halkı için önemli bir geçim kaynağıdır. Ancak sürdürülebilir avlanma yöntemleri büyük önem taşımaktadır.
- Göl, çevresindeki yerleşim yerlerinin iklimini yumuşatır.
Jeolojik Önemi:
- Van Gölü, geçmiş iklim değişikliklerinin kayıtlarını tutan önemli bir doğal arşivdir. Göl sedimentlerinde yapılan araştırmalar, bölgenin jeolojik ve iklimsel tarihi hakkında önemli bilgiler sunmaktadır.
Van Gölü, eşsiz ekosistemi, doğal güzellikleri ve tarihi önemiyle Türkiye’nin önemli doğal varlıklarından biridir.
Tuz Gölü: 1.500 km² (Yüksek tuz oranlı)
Tuz Gölü, Türkiye’nin yüzölçümü bakımından ikinci büyük gölü olup, İç Anadolu Bölgesi’nde, Ankara, Konya ve Aksaray illerinin kesişim noktasında yer alır. İşte Tuz Gölü hakkında teknik ve detaylı bilgiler:
Genel Özellikler:
- Konum: İç Anadolu Bölgesi, Ankara, Konya ve Aksaray illeri sınırları içerisinde.
- Yüzölçümü: Su seviyesine bağlı olarak değişir. İlkbahar aylarında en geniş alanına ulaşır ve yaklaşık 1.642 km²‘yi bulabilir. Yaz aylarında ise önemli ölçüde küçülür, hatta bazı kısımları tamamen kuruyabilir.
- Yükseklik: Deniz seviyesinden yaklaşık 905 metre yüksektedir.
- Derinlik: Türkiye’nin en sığ göllerinden biridir. Çoğu yerinde derinlik 0.5 metreden azdır. En derin noktası bile birkaç metreyi geçmez.
- Kıyı Uzunluğu: Su seviyesine göre değişkenlik gösterir.
- Kapalı Havza: Dışarıya akıntısı olmayan kapalı bir havza gölüdür. Bu nedenle, göle ulaşan sular buharlaşma yoluyla kaybedilir ve çözünmüş mineraller (özellikle tuz) gölde birikir.
Oluşumu:
- Tuz Gölü, tektonik kökenli bir çöküntü alanının en derin yerinde oluşmuştur. Bu çukurluk, Neojen dönemindeki tektonik hareketlerle meydana gelmiştir.
- Gölün bulunduğu çukurluk, doğu, batı ve güneyden faylarla çevrilidir.
- Meteorolojik suların yer altına süzülerek daha önce oluşmuş tuz domlarını eritmesi ve tektonik hatlar boyunca yüzeye taşımasıyla1 göldeki tuz oluşmaktadır.
Su Özellikleri:
- Tuz Gölü, dünyanın en tuzlu ikinci gölüdür. Yaz aylarında tuzluluk oranı %32.9 gibi çok yüksek değerlere ulaşabilir.
- Göl suyunun kimyasal yapısında baskın iyonlar sodyum (Na+) ve klorür (Cl-)‘dür (NaCl – sofra tuzu). Ayrıca sülfat, magnezyum ve kalsiyum gibi iyonlar da bulunur.
- Yüksek tuz konsantrasyonu nedeniyle göl suyunda sucul bitki практически hiç bulunmaz. Göl çevresinde ise tuza dayanıklı, seyrek bir bitki örtüsü görülür.
- Gölün suyu alkalidir.
Biyoçeşitlilik:
- Yüksek tuzluluk oranı nedeniyle biyolojik çeşitlilik düşüktür. Ancak bazı özel türler bu zorlu koşullara uyum sağlamıştır:
- Algler: Özellikle Dunaliella salina gibi bazı alg türleri yüksek tuz konsantrasyonlarında yaşayabilir ve beta-karoten üreterek göle pembe veya kırmızı bir renk verebilirler.
- Artemia salina (Tuz Karidesi): Yüksek tuzluluğa dayanıklı bir kabuklu türüdür ve flamingolar için önemli bir besin kaynağıdır.
- Kuşlar: Tuz Gölü, özellikle flamingoların Türkiye’deki en önemli kuluçka alanlarından biridir. Ayrıca sakarca kazı gibi birçok kuş türü için önemli bir yaşam alanıdır.
- Göl çevresinde yapılan araştırmalarda çok sayıda endemik bitki türü de tespit edilmiştir.
Ekonomik ve Sosyal Önemi:
- Tuz Gölü, Türkiye’nin tuz ihtiyacının önemli bir bölümünü (%40’a kadar) karşılar. Yaz aylarında buharlaşma sonucu oluşan tuz kristalleri toplanarak işlenir.
- Göl ve çevresi, özellikle flamingoları görmek için gelen turistler açısından ilgi çekicidir.
- 2001 yılında Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan edilmiştir. Ayrıca Ramsar Alanı olarak da uluslararası öneme sahiptir.
Jeolojik Önemi:
- Göl ve çevresi, tektonik hareketlerin ve iklim değişikliklerinin izlerini taşır. Göl sedimentleri, geçmiş dönemlere ait çevresel koşullar hakkında bilgi sağlayabilir.
Tuz Gölü, kendine özgü ekosistemi, ekonomik önemi ve doğal güzellikleriyle korunması gereken önemli bir doğal varlığımızdır. Ancak son yıllarda iklim değişikliği ve yanlış su yönetimi uygulamaları nedeniyle su seviyesinde ciddi düşüşler yaşanmaktadır.
Beyşehir Gölü: 656 km² (Tatlı su gölü)
Beyşehir Gölü, Türkiye’nin en büyük tatlı su gölü ve yüzölçümü bakımından üçüncü büyük gölüdür. İşte Beyşehir Gölü hakkında teknik ve detaylı bilgiler:
Genel Özellikler:
- Konum: İç Anadolu Bölgesi’nin batısında, Konya ilinin Beyşehir ve Hüyük ilçeleri sınırları içerisinde yer alır. Isparta’ya 140 km, Konya’ya 91 km, Manavgat’a 144 km uzaklıktadır.
- Yüzölçümü: Su seviyesine bağlı olarak 615 ila 745 km² arasında değişir. Ortalama yüzölçümü yaklaşık 650 km²dir.
- Yükseklik: Deniz seviyesinden 1115 metre yüksektedir.
- Derinlik: Ortalama derinliği 10 metre civarındadır. En derin noktası da yaklaşık 10 metredir. Gölün doğu ve güney kesimleri genellikle 6-7 metre derinliğe sahipken, batı kesimleri 3-5 metre arasında değişir.
- Kıyı Uzunluğu: Değişkenlik gösterir.
- Adalar: Göl içerisinde büyüklü küçüklü 33 adet ada bulunmaktadır. En büyük adası Mada Adası’dır (8.220 hektar). Diğer önemli adaları arasında Hacı Akif, İğdeli, Kızkulesi, Akburun, Yılanlı ve Külbent adaları sayılabilir.
Oluşumu:
- Beyşehir Gölü, tektonik ve karstik süreçlerin etkisiyle oluşmuş bir göldür.
- Toros Dağları’nın uzantıları olan Anamas ve Sultan Dağları arasında yer alan bir fay grabeninde oluşmuştur. Havza tabanının çok fazla çökmemiş olması ve çevredeki dağların yükselmesiyle bugünkü şeklini almıştır.
- Gölün bulunduğu alanın kalkerli yapısı nedeniyle karstik süreçler de oluşumunda etkili olmuştur.
Su Özellikleri:
- Beyşehir Gölü tatlı su gölüdür.
- Gölün suyu, çevresindeki dağlardan inen akarsular, yeraltı suları ve yağışlarla beslenir.
- Fazla suları, yapılan bir kanalla Çarşamba Suyu aracılığıyla Seydişehir yakınlarındaki düdenlerden yer altına sızarak Manavgat Nehri’ne ve dolayısıyla Akdeniz’e ulaşır. Ancak düdenlerden su kaçakları da yaşanmaktadır.
- Gölün hacmi yaklaşık 5.4 milyar m³ olarak tahmin edilmektedir.
Biyoçeşitlilik:
- Beyşehir Gölü, önemli bir sulak alan ekosistemine sahiptir.
- Göl ve çevresi zengin bir su bitkisi örtüsüne ev sahipliği yapar.
- Gölden çok sayıda balık türü bulunur. Bunlardan bazıları sazan, aynalı sazan, turna, levrek ve kadife balığıdır.
- Kuş türleri açısından da önemli bir yaşam alanıdır. Özellikle tepeli pelikanların ilk bilinen kuluçka kolonileri burada tespit edilmiştir. Göçmen su kuşları da gölde konaklar ve kışlar.
Ekonomik ve Sosyal Önemi:
- Beyşehir Gölü ve çevresi, turizm açısından önemli bir potansiyele sahiptir. Doğal güzellikleri, adaları ve plajları (Karaburun Plajı gibi) ziyaretçileri cezbeder.
- Göl, çevredeki tarım arazileri için önemli bir sulama kaynağıdır. Ancak aşırı sulama göl seviyesinde düşüşlere neden olabilmektedir.
- Balıkçılık da yöre halkı için önemli bir geçim kaynağıdır.
Jeolojik ve Hidrolojik Özellikleri:
- Göl tabanında Neojen göl tortuları bulunur.
- Göl havzasında yeraltı suyu akımı genellikle göle doğrudur.
- Gölden düdenler aracılığıyla Manavgat Nehri’ne doğru yeraltı suyu akışı olduğu bilinmektedir.
Beyşehir Gölü, doğal güzellikleri, biyolojik çeşitliliği ve ekonomik önemiyle korunması gereken değerli bir doğal varlığımızdır. 1993 yılında Milli Park ilan edilerek koruma altına alınmıştır.
Eğirdir Gölü: 482 km² (Tatlı su gölü)
Eğirdir Gölü, Türkiye’nin en büyük ikinci tatlı su gölü ve önemli bir doğal güzelliktir. İşte Eğirdir Gölü hakkında teknik ve detaylı bilgiler:
Genel Özellikler:
- Konum: Akdeniz Bölgesi’nin kuzeyinde, Isparta ilinin Eğirdir, Gelendost ve Yenişarbademli ilçeleri sınırları içerisinde yer alır.
- Yüzölçümü: Su seviyesine bağlı olarak değişir. Ortalama yüzölçümü yaklaşık 482 km²’dir.
- Yükseklik: Deniz seviyesinden 916 metre yüksektedir.
- Derinlik: Ortalama derinliği 12 metre civarındadır. En derin noktası Eğirdir yakınlarında yaklaşık 16.5 metre olarak ölçülmüştür.
- Kıyı Uzunluğu: Yaklaşık 150 km’dir.
- Adalar: Göl içinde karayolu ile bağlantısı bulunan Can Ada ve Yeşilada (Nis Adası) olmak üzere iki büyük ada ve birkaç küçük ada bulunur. Yeşilada üzerinde yerleşim de bulunmaktadır.
Oluşumu:
- Eğirdir Gölü, karstik ve tektonik süreçlerin etkisiyle oluşmuştur.
- Ana kalker temel üzerinde yer alan çöküntü oluklarının birleşmesiyle meydana gelmiştir.
- Göl çukurluğunun tektonik kökenli olduğu da belirtilmektedir.
- Bölgedeki büyük su kütleleri plüvyal göller olarak da gruplandırılır, yani buzul çağı yağışlarıyla dolmuşlardır.
Su Özellikleri:
- Eğirdir Gölü tatlı su gölüdür.
- Gölün suyu genellikle berrak ve temizdir. Bu özelliği sayesinde halk arasında “Yedi Renkli Göl” olarak da anılır.
- pH değeri genellikle alkali olup, 8.16 ile 9.40 arasında değişebilir. Ortalama pH değeri 9.0 civarındadır.
- Toplam sertlik ortalama 253.4 mg/L CaCO3 civarındadır ve su “sert su” olarak sınıflandırılır.
- Gölün temel su kaynakları yeraltı suları ve çevredeki pınarlardır.
- Gölün doğal gideri, Eğirdir Gölü ile Kovada Gölü arasında bulunan yaklaşık 22 km’lik Kovada Kanalı’dır. Kovada Gölü’nden gelen sular Aksu Çayı aracılığıyla Akdeniz’e ulaşır. Ayrıca gölün batı kesimlerinde düdenler de bulunmaktadır. DSİ tarafından farklı amaçlarla kurulan pompaj istasyonları da gölün su seviyesini etkilemektedir.
Biyoçeşitlilik:
- Eğirdir Gölü, önemli bir biyolojik çeşitliliğe sahiptir.
- Bitki örtüsü açısından zengindir. Özellikle gölün sığ kısımları sazlık ve kamışlıklarla kaplıdır.
- Gölden çok sayıda balık türü bulunur. Bunlardan bazıları çapak, siraz, çiçek, levrek ve sudaktır. Ayrıca tatlı su kereviti de bulunur ve önemli bir ihraç ürünüdür.
- Kuş türleri açısından da önemli bir yaşam alanıdır. Türkiye’de bulunan 454 kuş türünün 225’i Eğirdir Gölü ve çevresinde görülmektedir.
Ekonomik ve Sosyal Önemi:
- Eğirdir Gölü ve çevresi, turizm açısından önemli bir potansiyele sahiptir. Doğal güzellikleri, adaları, plajları (Altınkum Plajı, Bedre Koyu) ve kamp alanları ziyaretçileri cezbeder.
- Göl, çevredeki tarım arazileri için önemli bir sulama kaynağıdır. Özellikle elma yetiştiriciliği bölge ekonomisi için önemlidir.
- Balıkçılık da yöre halkı için bir geçim kaynağıdır.
- Göl, içme ve kullanma suyu temini açısından da önemlidir.
Jeolojik ve Hidrolojik Özellikleri:
- Gölün tabanında karstik yapılar ve Neojen dönemi tortulları bulunur.
- Göl havzasında yeraltı suyu akımı genellikle göle doğrudur.
- Gölün su seviyesi, iklim koşulları, yeraltı suyu beslenimi ve insan aktivitelerine (su çekimi, düdenlerin kapatılması vb.) bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Son yıllarda su seviyesinde düşüşler gözlemlenmektedir.
Eğirdir Gölü, doğal güzelliği, biyolojik zenginliği ve ekonomik katkılarıyla korunması gereken önemli bir doğal varlığımızdır.
İznik Gölü: 308 km² (Tatlı su gölü)
İznik Gölü, Türkiye’nin 5. büyük gölü ve Marmara Bölgesi’nin en büyük gölüdür. İşte İznik Gölü hakkında teknik ve detaylı bilgiler:
Genel Özellikler:
- Konum: Marmara Bölgesi’nin güneydoğusunda, Bursa ili sınırları içerisinde, İznik ve Orhangazi ilçeleri arasında yer alır.
- Yüzölçümü: Yaklaşık 298 km².
- Yükseklik: Deniz seviyesinden 85 metre yüksektedir.
- Derinlik: Ortalama derinliği 30 metreyi aşmaktadır. En derin noktası güney kıyısına yakın olup yaklaşık 65 metredir. Derinlik kuzeyden güneye doğru artar.
- Kıyı Uzunluğu: Belirtilmemiştir.
- Oluşumu: Tektonik bir çöküntü alanının dolmasıyla oluşmuş elips şeklinde bir göldür. Pamukova-İznik-Gemlik Körfezi çöküntü alanının orta kesiminde yer alır.
Su Özellikleri:
- Tatlı su gölüdür.
- Gölün suyu, yüzeyden dibe doğru sıcaklık farklılıkları gösterir. Örneğin ağustos ayında yüzey sıcaklığı 25°C iken, 30 metre derinlikte bu değer 9°C civarındadır. İlkbahar ve kış aylarında bu fark azalır.
- pH değeri 7,8 – 8,5 arasındadır.
- Gölün suları, Karasu Deresi ve Sölöz Deresi başta olmak üzere çeşitli akarsularla beslenir. Fazla sularını ise Garsak Boğazı aracılığıyla Gemlik Körfezi’ne akıtır.
- Su seviyesi yıllara göre değişiklik gösterebilir.
Biyoçeşitlilik:
- Göl ve çevresi zengin bir bitki örtüsüne sahiptir. Alanda tespit edilen taksonlardan 11’i endemiktir.
- Gölden yayın, sazan, alabalık ve kerevit gibi tatlı su balıkları avlanmaktadır. Geçmişte 70’e yakın balık türünün yaşadığı belirtilmektedir.
- Yosun ve bitki türleri de zengindir. Dipte açık yeşil renkli bir yosun türü yaygındır.
- Önemli bir kuş yaşam alanıdır.
Ekonomik ve Sosyal Önemi:
- Göl ve çevresi tarım alanları ve zeytinliklerle çevrilidir. Göl suyu tarımsal sulamada kullanılmaktadır. Ancak son yıllarda su seviyesindeki düşüşler tarımsal sulama için risk oluşturmaktadır.
- Balıkçılık yöre halkı için önemli bir geçim kaynağıdır.
- Turizm potansiyeli bulunmaktadır. Göl kıyısında piknik alanları, çay bahçeleri ve restoranlar mevcuttur. Su altı bazilikası gibi tarihi kalıntılar da ilgi çekmektedir.
- Göl suyu geçmişte çamaşır yıkama ve içme suyu olarak da kullanılmıştır.
Jeolojik ve Hidrolojik Özellikleri:
- Gölün su toplama alanı 1.246 km²’dir.
- Gölün batısında yapılan sedde ile bir kısmı rezervuar haline getirilmiştir.
İznik Gölü, doğal güzelliği, biyolojik çeşitliliği ve ekonomik önemiyle önemli bir doğal varlığımızdır. Ancak kirlilik ve su seviyesindeki düşüşler göl ekosistemi için tehdit oluşturmaktadır. 1990 yılında Sit Alanı ilan edilmiştir.